İhracatçı Salgında Marka Oldu

> İhracatçı Salgında Marka Oldu
Pandemi ihracatçıyı marka sahibi yaptı. İHKİB Başkanı Gültepe, pandeminin hazır giyim sektörüne sunduğu en büyük fırsatın markalaşmayı kolaylaştırması olduğunu belirterek, Çünkü artık e-ticaret sayesinde, mağazalara, AVM'lere o yüksek kiraları vermeden de marka yaratılabiliyor dedi.
Geçen yıl evlere kapanmanın etkisiyle hazır giyim sektörü büyük kayıplar yaşasa da pandeminin sektöre sağladığı bazı kazanımlar da oldu. İstanbul Hazır giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, zor dönemde varlığını sürdürebilmek adına e-ticaret kaslarını geliştiren ihracatçıların, bu dönemde markalaşma konusunda çok daha cesur davranabildiğini söyledi. Gültepe, 'Eskiden bir marka yaratmanın maliyeti 10 liraysa, pandemide bu rakam 1-2 liraya düştü' dedi.
Hazır giyim pandemiden en fazla etkilenen sektörlerden biri oldu, yılı nasıl tamamladınız?
Pandemide özellikle nisan ve mayıs aylarında dramatik düşüşler yaşadık. Nisanda yüzde 70'e yakın, mayısta da yüzde 50 düşüş oldu. Haziran ve sonrasında ise işleri toparladık ve yılı yüzde 3.5'luk bir kayıpla tamamladık. Tabii burada 1,5 milyar dolara yakın koruyucu tulum ve maskelerin etkisini unutmamak lazım. Yoksa yüzde 10'un üzerinde bir küçülme yaşanacaktı. Bu arada, o dönemde herkes yaşamını sürdürebilmek için online satış sitelerine üye olarak ürünlerini satmaya başladı. Online satış kaslarımız o kadar hızlı gelişti ki bu konuda belki 10 yılda gelebileceğimiz noktaya 1 yılda geldik.
Bu durumda 'pandemi sektöre yeni fırsatlar sundu' diyebilir miyiz?
Pandeminin hazır giyim sektörüne sunduğu en büyük fırsat da markalaşmayı kolaylaştırması oldu. Çünkü artık mağazalara, alışveriş merkezlerine o yüksek kiraları vermeden de marka yaratılabiliyor. Firmalar ürünlerini nihai tüketiciye hem bilinen alışveriş sitelerinden hem de kendi online mecralarından kolaylıkla hem de düşüm maliyetle ulaştırabiliyorlar. Bu sayede de artık üreticiler marka çıkarma konusunda çok daha cesur davranıyor. Pandemide hazır giyim sektöründe en büyük dönüşüm bu alanda yaşandı.
Eskiye göre nasıl bir maliyet avantajı söz konusu peki?
Pandemi döneminde, geçmişte bir marka yaratmak için yapacağınız yatırımın yüzde 5-10'u maliyetine marka yaratıp, bu markayı online platformlarda satma şansı elde ettik.
Kaç firma yeni marka çıkardı ya da çıkarma hazırlığında?
Şu anda 7-8 bin ihracatçı varsa, bunların yarısında kendi markasını oluşturma altyapısı var.
Peki bu kadar yeni markayı kaldırır mı sektör. Sizce hazır giyim piyasası girişimciler için hala yeni fırsatlar barındırıyor mu?
Hazır giyim sektörü cumhuriyetin kuruluşundan bu yana var olan, aslında sanayileşmeyi başlatan sektörlerin başında geliyor. Zaman zaman tekstil sektöründe dalgalanmalar yüksek olabiliyor. Türk insanı çok girişimci bir ruha sahip. Avrupalılar yüz defa düşünüp bir defa eylem yaparken, biz bir defa düşünüp 100 eylem yapıyoruz. Çin'den sonra en büyük entegrasyona sahip olan bir sektörden bahsediyoruz. Bence bu sektörde daha çok fırsatlar var. Sektör belli bölgelerde kümelendi gibi görünüyor. Boyahaneleri, iplikhaneleri Türkiye'nin farklı noktalarına dağıtır, oradaki iş gücünü de sanayiye katarsak, tekstil ve hazır giyimin bence önü çok açık. Türkiye büyükşehirlerden ibaret değil. Hazır giyim sektörü Anadolu'nun diğer bütün şehirlerine hizmet edebilecek, buralarda istihdam sağlayabilecek bir sektör.
 
Pandemide hammadde temininde ciddi sıkıntılar yaşadık. Bazı üreticiler, pamuk ve ipliği daha düşük fiyata Portekiz, İtalya gibi rakip ülkelere verdiler. Şimdi pamuk ihracatına gözetim geldi. Bence ipliğe de mutlaka kota konmalı.
OTOBANDA VİTES DEĞİŞTİRMEYELİM
İhracatçıların kurla ilgili beklentisi nasıl. Kur sizce ne olmalı?
Kurdaki oynaklı ihracatçı açısından da Türkiye açısından da doğru değil. Şu an yapılan bağlantılardan ihracatçı zarar ediyor. Otobana çıkıyorsun, 5'inci vitestesin, bir anda haberin olmadan araba ikinci vitese geçiyor. Bu yatırım için de istihdam için de büyük sıkıntı. Bunun dengelenmesi lazım. Bence dolar yıl sonunda 9, euro da en az 10 olmalı.
HERKES KAPASİTESİNİ %15-20 ARTIRIYOR
Son dönemde sanayide yatırımların hızlandığını görüyoruz, hazır giyimde durum nasıl?
Türk Lirası'nın çok değerli olduğu dönemde sektöre yatırım yapılamadı. Ama son 5 yılda iyi bir yatırım performansı sergiledik. Son 2,5 yılda hazır giyimde 150-200 bine yakın bir istihdam artışı oldu. Bu da fabrikalar açılıyor demek. Tekstil ve hazır giyimdeki istihdam sayısı 1 sene önce 1 milyonu geçti. Sektör şu anda motivasyonu yüksek bir şekilde yatırımlarına devam ediyor. Bence herkes kapasitesini yüzde 15-20 artırıyor. Sektörde bir hareket görüyoruz. Bu hızla devam edersek hazır giyim sektörü en az 50 bin kişiyi daha istihdam eder.
'O CEKETİ DE ALAYIM' DÖNEMİ
Sizin pandemi sonrasına dair beklentiniz nasıl?
Pandemide insanlar neredeyse 1 yıl dışarı çıkmadı ve yaşamla ilgili düşüncelerini bir kez daha oturup değerlendirliler. Kendi kendilerine 'ben bu parayı neden kazanıyorum' diye sormaya başladılar. Ve gelecekle ilgili çok fazla hesap yapmaktan vazgeçip, günü yaşamaya başladılar. Neticede de 'O ceketi de alayım, o ayakkabıyı da alayım, tatile de gideyim, yemeğe dışarıda çıkayım' gibi bir refleks oluştu. İhracattaki artışın büyümeye çok büyük katkısı var. Sektör şimdiye kadar en fazla 18.2 milyar dolar civarında bir rakam yakalamıştı. Bu dönemde o rekoru kırıp 19 milyar doları yakalayabiliriz. Sektör yılın geri kalan döneminde kapasite olarak dolu. Özellikle spor giyimde, iç giyimde ciddi doluluk var. 2021 yılını inşallah rekorla kapatacağız.

© Bu haber Akşam tarafından sağlanmıştır